"Kimi gün dünya haritasını gözümün önüne getiriyorum, sonra da üzerine seni uzatıp düşünüyorum: Bu dünyada benim ayakta kalabileceğim alanlar senin haritada vücudunun örtemediği yerler."
Stefan Zweig
"İçindeki her şey susmuş, yüreğinin bütün yaratıcı müziği anahtarı kaybolmuş bir müzik kutusu misali ölmüştü."
Jack London
"Yenilgiyi peşinen kabul etmek demek, yarı yarıya yenilmek demektir."
Fyodor Dostoyevski
"İnsana en çok acı veren şey, söyledikleriyle söylemek istedikleri arasındaki uçurumdur."
Nikolay Gogol
"Hayat dediğimiz ne? Acıların yer aldığı bir vadi. Dünya dediğimiz? Duygusuz insanlar kalabalığı."
ÖZGÜRLÜKLERİ BİR KEZ DAHA ELLERİNDEN
ALINDI, İSYAN KAPIDA…
Kolonicilerin, Dünya’daki 100
ekibine katılmasının üzerinden aylar geçmiş, bir zamanların çocuk suçluları
kurulan yeni düzenin liderleri arasındaki yerlerini almıştır.
Ne var ki huzur içinde geçen günler
uzun sürmez ve birlikte ilk bayramlarını kutlamaya hazırlanan Koloniciler ile Dünyalılar bir anda yabancı
bir grubun saldırısına uğrar. Saldırganlar çok sayıda insanı öldürüp bir o
kadarını da esir alır ve kampın stoklarını yağmalarlar. Kaçırılanların
arasında Wells’in, Octavia’nın ve Glass’ın da olduğunu öğrenen Bellamy ile
Clarke arkadaşlarını kurtarmak için kurdukları bir ekiple birlikte yola
çıkar.
Başka yerleşimleri yakıp yıkıp
yağmalayan bu fanatik topluluğun amacı saflarını büyütüp nükleer savaşın
mahvettiği gezegeni "iyileştirmek” ve bunu yapmak için de kendileri dışında
herkesi ortadan kaldırmaktır.
Birbirlerine olan bağlılıkları bir
kez daha sınanan 100 ekibinin kurtuluş için yapacakları tek bir şey vardır:
onları bu ekibin bir parçası yapan isyan ruhunu yeniden uyandırmak.